Home / KIRK ANBAR / ENERJİ / Pamir Bey.

Pamir Bey.

Kemal Ulusaler…Ocak/2024

Asım Bey, güneş elini eteğini çektiğinde iki kadehi çoktan devirmiş, çakır keyif, yarı peltek hakırıyordu; “ Taattlım, taatlıımm!. Hadi Asım’ın Büyülü Feneri’nde film başlıyor.”
Nazan içkiden çabuk etkileniyor. Daha ilk kadeh bitiminde şenlenmiş bile. Cilve yükle bir sesle,“ Geliyorum canım. Meyve yıkıyorum izlerken soyar soyar yeriz.”
Kirli beyaz, çatlak duvarın dibinde, sobanın yamacında, berjere kurulmuş Sıdıka Nine ilerlemiş yaşına rağmen hala nakış işlemeye devam ediyor. Kasnakta neredeyse tamamı işlenmiş bir papağan figürü. Evin haylazı Pamir bu. Yakınlarda öldü. Sıdıka Nine onu o da Sıdıka Nine’yi pek severdi. Anısına bu nakış tutkuyla işleniyor şimdi.
Evin kızı Nevin odasında. Her zamanki gibi arkadaşı ile chatleşmekte…
Camın önünde kırık dökük, hafiften çatlak, su tutmada beceriksiz saksı içindeki ufak, tomura durmuş beyaz güle hülyalı hülyalı bakıyordu.
Hatice mi? O yok bu gece. Ela’ya gitmiş. Hatice Ela’yı pek sever, sık sık yatıya gider, gitmiş. O kadar da sevmez Ela’yı Hatice. Aslında o ablasından kaçar, kaçmış. Ela’dan çok bahçesini sever. Bahçedeki ballı incirleri yer, yemiş. Ela yeni evli, Hatice bekar. Tevatür, Hatice hala orada yatar, yatmış. Yağmur yağdığı yeri sever, döner dolaşır Hatice’nin üzerine yağar, yağmış. Her yağmurda Hatice iki gözü iki çeşme ağlar, ağlamış. Hatice Ela’da imparatorluklar kurmuş, isyanlar çıkarmış. Bir rivayet Sıtkı’ya takmış. Niyeti onunla kaçmakmış, kaçmış.
Şimdi tam da öykünün ortasında Hatice piyangodan mı çıktı? Yooo, Pamir’in işi bu. Pamir bu yazarına kafa tutan karakter. Duramadı, çıktı nakıştan döküldü öykünün içine. Hayatta iken de böyleydi bu. Geveze Pamir…
Birazdan gider Nevin’e musallat olur. Nevin kimseyi çekecek havada değil. Telefonu tokatlar gibi tuşluyor durmaksızın.
“ O var ya tam bi mal abi.”
“Tahsin mi? Aynen kanki. Ama Tunç başka.”
“ Kızım sayende feno olmadı mı o?”
“ Hee ya sayemde popi oldu amk. Holo,holo,holo..”
“Naapıyon, çalışıyon mu?”
“Çalışıyorum ben, hee,hee,heee.”
“Hayki dinliceem şimdi. Sen sevmiyon mu?”
“ Seviyorum tabikine.”
Söylesene kızım o zaman ya. Kıçınıza tuğla olmak istemem biliyon, holo,holo,holo…”
“Gachayim ben, goodbye…”

“Pamir Bey, Pamir Bey uyanın. Üçe kadar sayacağım ve uyanacaksınız. Bir, iki, üç, şak!”
“Hahh, nihayet. Nasıl geçti doktor?”
“ Gayet iyi Pamir Bey. İki hipnoz seansımız daha kaldı, sonra terapiye devam. Merak etmeyin kurtaracağız sizi o papağandan.”
“Haftaya yine aynı saatte mi doktor?”
“Evet, aynı saatte. Haa bu arada lütfen çekirdek çitlemeyi abartmayın artık. Çerezci esnafını zengin edeceksiniz.”

Check Also

İÇERİDE KALDIK.

Kemal Ulusaler…Ocak 2024 Anlak kapısının kulpu koptu Kaldık içeride İçeriden açılmıyor, Dışarıdan da açan yok.